Keşfet

Bu bilimkurgu antolojisi dizisi, insanlığın en görkemli buluşlarının ve en karanlık içgüdülerinin zıtlaştığı karmaşık ve teknolojiyle dolu bir yakın geleceği konu alıyor.

400 yıl önce Dünyaya gelen bir uzaylı adeta kendi gezegenine dönebilecek durumdadır ancak ünlü bir aktrisle tanışınca evine gitmek istemez.

Ufak bir kasabada küçük bir çocuk kaybolunca, gizli deneyler, korkutucu doğaüstü güçler ve tuhaf bir küçük kızın da parçası olduğu bir gizem ortaya çıkar.

“Cehennem Lordu” Lucifer Morningstar; Los Angeles Polis Departmanı için suçluları yakalamaktadır. Ancak büyük bir sırrı vardır: Bu çekici adam, aslında yeryüzüne düşmüş bir melektir! Neil Gaiman tarafından yaratılan Lucifer, Sandman isimli serinin yardımcı karakterlerinden biriydi ve daha sonra kendi çizgi romanına kavuştu. Çizgi romanlarda, karakter Lux isimli bir barı işletiyor...

Geleceği görebilen bir adam ve makyaj sanatçısı olmak isteyen bir adam, benzersiz koşullar altında tanışır ve birbirlerine aşık olmaya başlarlar.

Bir suç dehası planını gerçekleştirmek üzere polisi ustalıkla yönlendirirken sekiz hırsız, rehineler alarak kendilerini İspanya Kraliyet Darphanesine kilitler.

Dizi, daha önce Daredevil dizisine konu olan Frank Castlei merkezine almaktadır. Karakteri The Walking Dead dizisinden de hatırlayacağınız Jon Bernthal canlandırmaktadır. Kendisine Punisher/İnfazcı adını veren Frank, öldürücü yöntemlerle suçla mücadele eden bir antikahramandır. Ailesinin mafya tarafından öldürülmesinin ardından kendine has yöntemlerle, ne pahasına olursa olsun suçluları avlamaya başlar. Girdiği bu yolda işkence etme, adam kaçırma, tehdit etme ve her türlü öldürme yöntemini kendisine mübah sayar. Kısa zamanda suç dünyasında tanınan biri haline gelir.

Dizi, hayallerinden oldukça uzak olmalarına rağmen hayallerini gerçekleştirmek için mücadele eden iki kişiyi konu almaktadır (Uzak Doğu TV).

İşçi sınıfından gelen üç genç İspanyadaki seçkin bir özel okula kaydolunca, onlarla zengin öğrenciler arasında başlayan çatışma bir cinayete yol açar.

1980lerin başında bir Polonya kasabasında bir fahişe ve bir gençlik lideri öldürülmüş hâlde bulunur, ama polisin vakayı ele alış biçimi iki gazeteciyi şüphelendirir. (18 yaş ve üzeri için uygundur)

Bu belgesel dizisinde, cinayet suçundan hüküm giyerek idam cezasına çarptırılmış mahkûmlar, işledikleri suçları ilk ağızdan aktarıyor.

Suçları çözmek için elit bir ekip oluşturan, kendi alanlarında yetenekli dört kişinin intikamının hikayesi.

Han Soo-Ho ve Han Kang-Ho özdeş ikizler olarak doğmuşlardır, ancak tamamen farklı hayatlar yaşarlar. Han Soo-Ho bir yargıç olarak çalışır ve prensipler tarafından yönlendirilir. Han Kang-Honun kapsamlı suç kaydı 5 farklı tutuklama içerir. Bir gün, Han Soo-Ho aniden ortadan kaybolur. Han Kang-Ho gizlice kardeşinin yerini yargıç olarak alır. Bir zamanlar çöp olarak görülen Han Kang-Ho, Sevgili Yargıç olur ve çok saygı görür.

Toy ve içine kapanık bir öğrenci olan Otis Milburn, cinsellik terapisti olarak çalışan ebeveynleriyle birlikte yaşamaktadır. Haliyle cinsellik sohbetlerinin tam ortasında büyüyen Otis, yıllar içerisinde bu konu üzerinde uzmanlaşmıştır. Otis, uzmanlığını okulda statü elde etmek için kullanabileceğini keşfeder. Zeki arkadaşı Maeve ile harekete geçer ve arkadaşlarının seksle ilgili problemlerini çözmek için gizli bir seks terapisi kliniği açar. Genç adam bu seanslar esnasında, kendisinin de esaslı bir terapiye ihtiyacının olduğunu keşfedecektir.

Tim Miller ve David Fincher işbirliğinde hayata geçirilen; bilim kurgu, korku ve komedi gibi türleri bir araya getiren antoloji dizisi Love Death + Robots, birbirinden farklı kısa öykülerden oluşuyor; savaş, ırkçılık ve insan doğası gibi konulara eğiliyor. Hikayelerin her biri geleneksek 2D ya da photo-real 3D CGI gibi farklı animasyon türleriyle ekrana taşındı ve dünyanın farklı yerlerindeki ekipler tarafından hayata geçirildi.

Muazzam bir içeriğe sahip olan bu çarpıcı belgeselde, gezegenimizin doğal güzelliğine şahit olurken iklim değişikliğinin tüm canlıları nasıl etkilediğini göreceksiniz.

Formula 1in perde arkasında yaşananların izini süren belgesel dizi, seyirciyi sürücülerin gündelik hayatta karşılaştıkları durumlarla ve yarış pistlerinde yaşadıkları olaylarla buluşturuyor.

Şaibeli komşularla dolu bir apartmanda yaşamaya başlayan ve suç romanları yazmak isteyen bir adamın hayatı, art arda gerçekleşen tatsız olaylarla altüst olur.

Mo Seok-hee tek çocuktur ve babası büyük bir şirket olan MC Groupu yönetmektedir. O güzel, akıllı ve zengin. Mo Seok-hee kibirli gibi görünse de annesinin ölümüyle mücadele etmektedir. Annesi 15 yıl önce öldürüldü. Bu arada Heo Yoon-do bir avukattır ancak bir ofisi bile yoktur. Bir restoranda mahalle sakinlerinin küçük sorunlarını çözüyor. O sevgiyle doludur. Mucizevi bir şekilde, Heo Yoon-do, MC Groupun TOP ekibine katılmak üzere aday aranır. TOP ekibi, MC Grubunu yöneten ailenin işlerini yönetir. Görevleri, aile tarafından yapılan ahlaka aykırı veya yasa dışı davranışları örtbas etmeyi içerir.

Walter Tevis’in aynı adlı kitabından uyarlanan mini dizide, 9 yaşındaki yetim Elizabeth ‘Beth’ Harmon, sessiz, somurtkan ve dikkatleri üzerine çekmeyen bir kızdır. Ta ki ilk satranç oyununu oynayana kadar… Beth satranç oynamaya başlayınca duyuları keskinleşir, düşünceleri netleşmeye başlar ve hayatının kontrolünü ilk kez kendi ellerine aldığını hisseder. 16 yaşına geldiğinde, ABD Açık Satranç Şampiyonası için yarışır. Beth profesyonel bir çevrede satranç becerilerini geliştirmeye başladıkça riskler de artmakta ve Beth’in kendi içinde yaşattığı izole dünyası da bozulmaya başlamaktadır.